E-bültenin 133. sayısından herkese merhaba!
Teknoloji dünyasında devam eden işten çıkarmalar (sadece 2013’te, sadece ABD’de toplam sayı 150 bini aştı) ve Zuckerberg’ün 2023’ü ‘year of efficiency’ ilan etmesi, AI, ABD’de başlayan TikTok duruşması, biraz daha AI, web3 dünyasında airdrop’lar ve kural koyucuların (SEC ve CFTC) katı tavırları, bir tutam daha AI, ABD’den sonra Avrupa’ya yansıyan bankacılık krizi, biraz daha AI… Kısaca son 2 haftanın gündemi böyleydi, ‘Dijital Ürünler gözüyle’ gündemden öne çıkardığım ve sizlere aktaracağım konular ise;
ChatGPT plugins yeni App Store mu, Databricks, AI based developer tools
Meta’nın NFT vazgeçişi… ‘Yerine giren oyuncu’: Salesforce
Pitchbook milyar dolarlık soruya AI ile yanıt arıyor: Hangi startup’a yatırım yapmalı?
Medya şirketinin yazılım spin-off’una $20m yatırım
‘Yaratıcılar için DAO’ Seed Club Ventures’a $25m yatırım
Dijital Ürünler’i arkadaşlarınızla paylaşmayı, okuyor olduğunuz e-postayı forward etmeyi ve sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayı unutmayın.
Son olarak Substack ve LinkedIn üzerinden toplamda 5 binden fazla kişinin e-posta kutusuna düşen Dijital Ürünler e-bülteninde şirketinizin veya ekibinizin iş ilanlarını yayınlamak isterseniz; ‘Dijital Ürünler Yetenek Kolektifi’ platformu burada.
Keyifli okumalar,
ChatGPT 4, ChatGPT plugins, Databricks, AI based developer tools
Yalnızda bu hafta içinde 200’den fazla AI ürününün lansmanı yapıldı, şu haritada ise AI girişimlerini kategorilerine ve aldıkları yatırımlara göre bulabilirsiniz. Kesinlikle mantıklı çıkarımlar yapabilmek ve işinizi doğru yönlendirebilmek için biraz pazarın oturmasını beklemeli; teknolojiye problem bulanları değil, (tercihen) büyükçe bir kitle için çok önemli bir problem çözen teknoloji geliştirenleri görmek gerekiyor.
ChatGPT plugins
İsminde open olsa da her şeyiyle kapalı bir dünya sunan ChatGPT, plugins özelliğiyle her ne kadar dış dünyaya açıldı gibi dursa da aslında kendi kapalı dünyasını çok daha diyebiliriz. ChatGPT plugins, en kısa tanımıyla ChatGPT 4’ün veri sağlayıcılar ve servislerle iletişim kurmasını sağlıyor. Doordash, Klarna, Instacart, Shop (Shopify) ve kuşkusuz en çok da Zapier şu an için dikkat çeken ChatGPT plugins iş ortaklarından.
Platformların değer önerilerinin ChatGPT içine koymalarını sağlayan ChatGPT plugin; bir örnek üzerinden gitmek gerekirse; haftasonu yapacağınız bir restoran rezervasyonu için seçim yaparken OpenTable verisinden beslenmeyi, WolframAlpha ile menüdeki yiyeceklerin kalorilerini hesaplamayı ve ardından OpenTable’da siparişinize yönlenerek işleminizi tamamlamanızı mümkün kılıyor. Üstelik tüm bu entegrasyonlar farklı evrende kuruluyormuş gibi ChatGPT 4 hangi API’a ne zaman bağlanması, hangi sonucu nasıl göstermesinin uygun olduğunu kendisi anlıyor.
ChatGPT plugins çok sayıdaki uygulamayı şimdiden gereksiz kıldı, ayrıca ChatGPT 3.5’ta en çok şikayet edilen konu olan zaman kısıtını da (verinin 2021’den sonrasını bilmemesi gibi) ortadan kaldırdı. Diğer yandan kullanıcılar ne istiyor, nasıl istiyor tüm bunlar ChatGPT’nin altında yaşanıyor, tüm know-how ve musluğun başı kar amacı güden, big-tech’ten birinin de ortağı olduğu bir şirketin elinde, yarın bir gün tüm bu entegrasyonlara gerek olacak mı ya da tüm bu servisler nasıl bir gelir modeliyle karşı karşıya kalacak tamamı soru işareti. ChatGPT’nin zamanında Facebook’un yaşattığı API devriminin bir benzerini yaşattığına ben de katılıyorum, hatırlarsanız FB’un bu API hamlesi sonrası önlenemez yükselişi başlamıştı.
Ya da ChatGPT plugins için yeni bir App Store bu demeli?
Şimdilik alpha aşamasında olan ChatGPT plugins özelliği, bekleme listesi üzerinden iş ortaklarını kabul ediyor ve ChatGPT Plus üyesi olmalarını bekliyor.
ChatGPT Plugins’e ek olarak; OpenAI’ın geride bıraktığımız iki haftalık süreçte bir diğer ilginç hamlesi de Bain & Company ile imzaladığı, kurumsal şirketleri hedef alan pazara giriş stratejisiydi, bu planın ilk örneği de The Coca-Cola Company. Yani evet, OpenAI akımına kapılmak için kurumsal şirketlerin bu noktada çalacağı kapı Bain olacak. Özetleyecek olursam; girişim, uygulama ve servisler ChatGPT plugins’e, kurumlar (big enterprises) Bain’e emanet.
Developer Tools, Databricks…
#132’de developer tools’a ve bu alandaki AI kullanımı potansiyeline vurgu yapmıştım. Sequoia’nın şuradaki çalışması (hemen yukarıdaki) göz atmaya kesinlikle değer.
Developer Tools başlığı altında ele alabileceğimiz gelişmelerden bir tutam vermek gerekirse;
GitHub, Copilot X’i duyurdu, bugüne kadar olan Copilot’un diyalog kurabilen, konuşulabilir (sesli de), kişiselleşmiş ve daha gelişmiş versiyonu diyebilirim. VS Code ve Visual Studio üzerinde çalışabilen Copilot X, dokümantasyon okuyup sorularınıza yanıt verebiliyor ve commit mesajları yapabiliyor. (Unutanlar için GitHub da bir Microsoft şirketi.)
Görsel tarafta da Adobe ve Canva yeni projelerini tanıttılar, hem bu araçların kullanıcısı değilim, hem de detaylıca inceleme fırsatım olmadı ama eğer bir yorumunuz varsa lütfen aşağıda paylaşın.
Koca şirketlerin yaptıkları dışında bir ay kadar önce Çağatay Kurt, Premerge’ü geliştirdi, kısaca Premerge AI ile unit test oluşturmanıza yarıyor.
Son olarak OpenAI ‘killer’ olarak decentralized çalışan AI’ların zamanla gündeme gelip önemli bir yere oturacağından sizlere daha önce bahsetmiştim. Peki OpenAI’ın açık kaynak kodlu bir alternatifi yok mu? Bu sorunun yanıtı için büyük veri üzerine çalışan bir analytics şirketi olan Databricks’in yeni ürünü Dolly’ye bakabilirsiniz. Generative AI ve LLM alanlarında açık kaynak kodlu bir alternatif olan Dolly, ‘ChatGPT kadar iyi’ olduğunu iddia ediyor. Çok çok daha düşük bütçelerle çalıştırabilecek sunucular üzerinde, çok daha hızlı sürede öğrenebilen bir alternatif.
Bugüne kadar 3 milyar doların üzerinde yatırım alan Databricks’in Dolly için nihai kullanıcılarının interaksiyona girebileceği bir arayüze ve çok daha fazla pazarlama gücüne ihtiyacı olduğu kesin.
Meta’nın NFT vazgeçişi… ‘Yerine giren oyuncu’: Salesforce
Instagram’ın tasarımı, deneyimi ve teknolojik altyapısı (büyük oranda) hazır olan NFT özelliğinden sizlere daha önce (#126) bahsetmiştim, web3 adaptasyonunu düşünürken de bu proje sürekli aklıma geliyor, Instagram’la beraber mass adoption’da önemli bir mesafe katedileceğini düşünüyordum. Derken geçtiğimiz hafta içinde Meta, şirketin fintech ve ticaret bölümlerini yöneten S. Kasriel’in tweet’iyle projeyi dondurduğunu açıkladı.
Arweave ve Polygon gibi web3 oyuncularıyla da iş ortaklığına giderek bu özelliğini kapalı betada denemeye başlayan Instagram/Meta; makro ekonomik dengeleri, NFT piyasasındaki kötü gidişi ve şirketin borsa performansını düşünerek; ‘verimlilik yılı’ ilan ettiği 2023’ün doğru zamanlama olmadığını ve olası bir kötü gidişle hem borsada hem de medyada kendisine çevrilecek okları düşünmüş olabilir. Lakin açıklamada da ‘içerik üreticilerini desteklemenin farklı yollarına ağırlık vereceğiz’ denildiğine göre Meta; feature bağımsız bir web3 stratejisiyle Reddit ve Starbucks gibi bir ‘early mover’ olmaktansa; bir problem (yaratıcıları fonlamak) için web3’ün bir çözüm olabileceğini düşünmüş gibi ‘yapıyor’. Yapıyor diyorum çünkü Meta’nın proje duyuruları, dondurma açıklamasının aksine sadece bu feature’la(rla) sınırlı değildi, yani bazı şeylerin hasıraltı edildiği kesin. Üstelik Instagram çatısı altında, Instagram hesabıyla giriş yapılabilen bir ‘merkeziyetsiz sosyal ağ’ uygulaması geliştirmenin resmi olarak duyurulmasıyla aynı haftada..
Meta’nın tüm ürünlerine zamanla yayılacak şekilde; wallet entegrasyonu, anlık wallet yaratılması (social login’ler ve/veya sadece bir e-posta adresiyle), NFT’nin birer görsel destekleyici öğe olarak profillerde kullanımı ve en önemlisi de marka iş birlikleriyle komple bir çözüm olarak konuya bakıp projeyi test etmesi, en iyi deneyimi sağlamaya odaklanmasın kendisi için çok daha makul olacağı tarafındayım. Yani özetle; web3’ün adaptasyonu zaman kaybetti, kabul, ama Meta da erken öğrenme ve sektöre yön verme fırsatını tepti.
Salesforce müşterileri web3’ten veri okuyabilecek, NFT tabanlı müşteri sadakat uygulamaları tasarlayabilecek
Bir başka deyişle Salesforce’un web3 ile customer loyalty atağını duyurduğu haftada Meta, daha erken bu yolculuğa çıkıp önemli bir noktaya gelmiş konumdayken; tüm avantajını kenara atmış oldu.
CRM başta olmak üzere binlerce müşterisinin, biraz da abartalım, ‘tüm süreçlerini’ yönetmesini sağlayan Salesforce; müşteri yönetimi ürünü Customer 360’a NFT desteği eklediğini, böylelikle müşterilerinin NFT tabanlı müşteri sadakat (‘customer loyalty’) uygulamaları tasarlayabileceğini açıkladı. Salesforce müşterileri, aynı zamanda web2 ile web3 arasında (müşterilerin web2 verilerinin yanında wallet ID ve NFT işlemlerini de eklemeyi hayal edebilirsiniz) veri taşıma özelliğine de sahip olacak. Beta sürecinde müşterilerinin 300 bine yakın web3 veri noktasını işleyen Salesforce, bugüne kadar 4-5 markayla test yaptıklarının da altını çizdi. Son olarak Salesforce’un ilk olarak 2018’de blok zincir üzerine çalıştığını, CEO’sunun açıklamasında görebiliyoruz, yani ‘bu işler’ öyle kolay olmuyor ki hala gidilecek yol çok.
Pitchbook milyar dolarlık soruya AI ile yanıt arıyor: Hangi startup’a yatırım yapmalı?
VC ve PE’ler için bir veri platformu olan Pitchbook, hafta içinde ‘PitchBook VC Exit Predictor’ ürünü duyurdu. Girişimlerin (ek olarak fonlara yatırım yapan (yani LP olan) yatırımcılar için de fonların) exit potansiyelini tahminleyen model, Pitchbook’un veri setinden besleniyor. Geriye dönük olarak gerçek veriyle backtest’i de yapılan model ile 2018’den bugüne modelde ilk %10’luk dilimde yer alan girişimler, alttaki %90’a göre 3 kat daha yüksek oranda exit edebiliyor.
Pitchbook’un sadece platformu üzerindeki veriyle sınırlı kalan ve ‘yatırım kriterlerine göre hangi girişime yatırım yapmalı’ sorusuna değil, ‘hangi girişimin exit ihtimali daha yüksek’ sorusuna yanıt verdiği (kabul, başlık biraz clickbait 😊) modeli çok da yenilikçi değil. Keza VC’lerin AI kullanması da yıllardan beridir denenen, halihazırda örnekleri bulunan (hatta Gartner’a göre 2025’te %75’lik bir penetrasyon olacak) bir konu. 2019’da Kaufman’ın blogunda yayınlanan, AI ile olmasa da kural bazlı güzel bir çalışmayı yine bu satırlarda sizlere aktarmıştım, şuraya #87’yi bırakıyorum.
Bana sorarsanız asıl fırsat daha erken aşama girişimler için; sosyal medya başta olmak üzere public diğer veriler, e-posta, toplantı notları ve başvuru formu gibi veri setinden beslenen modellerde. Coğrafya ve yatırım tezine göre hareket edilebilen bir model, tek başına çalışmasa da önemli bi verimlilik kazandırabilir, fonun başarısına etki edebilir.
Pitchbook’un ChatGPT kullanmadan yapmasından dolayı ayrı bir başlıkta aktardığım çalışmasının meraklısı için detaylı şu .pdf’te.
Medya şirketinin yazılım spin-off’una $20m yatırım
Axios Media içinde 2022’de ayrı bi şirket olarak (spin-off) çıkan Axios HQ, hafta içinde 20 milyon dolar yatırım aldığını açıkladı. Axios’un sahibi olan Cox Enterprises, Axios HQ içinde küçük bir yatırımcı olarak konumlandı, yatırım turuna Glade Brook Capital Partners liderlik etti. 2022’de tamamı satın alınan Axios’un kurucu ortakları satın alma münazaralarında Axios HQ’nun çoğunluk hissesini ellerinde tutmayı başarmışlar. Bir diğer güzel detay ise tura liderlik eden GBCP, Axios Media’nın da eski yatırımcısı.
Bu kadar duygusallık yeter, Axios HQ ne işe yarıyor dediğinizi duyar gibiyim. 😊 $7m yıllık tekrar eden gelire (ARR) ve 500’ün üzerinde müşteriye sahip olan Axios HQ; AI ile şirketlerin hem iç ve dış dünyalarına (çalışanlar, müşteriler, yatırımcılar, iş ortaklığı yapılan şirketler gibi) yaptıkları iletişimi daha verimli kılmasını sağlıyor.
Essencial Communication Management (ECM) adını verdiği platformla müşterilerinin içerik planlamaları, üretimleri, stratejiyle uyumluluğu ve ölçümlesini yapan Axios HQ, sahip olduğu şablonlar, birden çok kişinin aynı anda edit yapabildiği arayüzler ve çok sayıda içerik platformuyla olan entegrasyonlarıyla öne çıkıyor. Ayrıca sadece CEO’lara yönelik paketleri de bulunan Axios HQ, şirketlerin içerik ekiplerini ‘işinden etmiyor’ ama önemli ölçüde bir verimlilik sağlamayı vadediyor.
Medya şirketi ve içinden çıkan teknoloji ürünleri deyince aklıma ülkemizde de güzel şeyler başarılabileceği ve uzun yıllar çalıştığım Webrazzi geliyor. Örnek olarak benim de içinde olduğum dönemde lansmanı yapılan Türkiye’nin ilk (SaaS modeliyle - online abonelik) dijital ekosistem veri kaynağı Webrazzi PRO, dünyada ilk diyebileceğim bir medya şirketi içinden çıkan uçtan-uca dijital native ad servisi Adrazzi (ki daha sonra servis olarak Ekşisözlük’ün de kullanıcısı olduğu, NativeSpot doğdu) ilk aklıma gelen örnekler (linke tıklamayanlar için Webrazzi Pro 2013, Adrazzi ise 2015 çıkışlı işler).
‘Yaratıcılar için DAO’ Seed Club Ventures’a $25m yatırım
DAO şeklinde yönetilen bir accelerator programı olarak konumlanan Seed Club, hafta içinde kendi içinden çıkan yatırım şirketi Seed Club Ventures için 25 milyon dolarlık bir yatırım aldı.
Hızlandırma programı (accelerator), komünite ve yatırım şirketi (venture arm) olmak üzere 3 parçadan oluşan Seed Club, web3’ün değiştireceği ‘creator economy’ alanında güzel bir örnek olarak karşımıza çıkıyor. Komünitesi içinde üretilen değerin yine bu komünitenin içindeki yaratıcılarla paylaşıldığı Seed Club, 2021’den bu yana 63 üyesi ile beraber yatırımlar yapıyordu. Kendi aldıkları yatırımlarla beraber hem komünite daha da hızlı büyüyecek, hem de yatırımlara hız verilecek. Seed Club’ın 63 kişiden oluşan komünütesinde Multicoin, Delphi Digital ve Dragonfly gibi oldukça önemli web3 yatırımcıları, aile ofisleri, geleneksel VC ve yaratıcılar yer alıyor. Bugüne kadar yapılan yatırımlar arasında web3’ün en önemli sosyal medya protokolü diyebileceğim Lens Protocol de var.
Dijital Ürünler #109’da uzun uzun Investment DAO’lardan bahsetmiştim. Tekrara girmeyeceğim ama Seed Club Ventures’tan biraz daha bahsetmek istiyorum. ‘Secret sauce’ olarak DAO’ların yatırım bütçesini kendi bünyesinde bulundurmasını (yatırım turu için tek tek fon bulmaktansa) öne süren SCV, 100 bin dolarla 1 milyon dolar arası yatırımlar yapacak, DAO’lar (‘internet-native organizations’ demek en güzeli) ve DAO tooling’e odaklanacak.
Online ortamlarda tanışan, belki anonim ve birbirini tanımayan insanlarca yine online ortamlarda doğacak ve yaşayacak girişimlere yatırım yapmak için DAO olmak bir şart, ‘damdan düşenin halinden damdan düşen anlar’ misali.
Diğer yandan Seed Club Ventures gibi web3 ve DAO odakalı olmasına gerek yok, uzun vadede böyle online komünitelerin artacağını, aynı dili konuşup çok benzer motivasyonu paylaşan. insanların online ortamlarda ürettikleri değeri yine birbiriyle paylaşabileceği yapıların öne çıkacağını düşünüyorum. Remote work, gig economy, tüm dünyaya hakim olan ekonomik gidişat; hepsi bu tip platformların gelişinin ayak sesleri.
Zorunlu ama keyifli bir ara :)
Evet, bülteni okuduğunuza göre bebeğimizi hala bekliyoruz. :) Tahmin ediyorum ki bu sayıdan sonra bir sonraki sayı için bir süre bekleyeceğim/z.
Bana her türlü yorumunuzu bu e-postaya yanıt vererek veya hemen aşağıdaki yorum kutucuğuna yazarak iletebilirsiniz.
Dijital Ürünler’in 133. sayısını ilgisini çekeceğini düşündüğünüz arkadaşlarınızla paylaşmayı da unutmayın.
Bol şans...
şimdiden hayırlı olsun, sağlıcakla kucağınıza alın inşAllah.