Dijital Ürünler #86
Herkese merhaba! 86. kez geçtiğimiz iki hafta içinde dijital ürün dünyasında dikkatimi çeken gelişmelerle karşınızdayım.
Hemen aşağıda Marc Andreessen’ın 2011’de söylediği meşhur ‘software is eating the world’ deyişinin günümüzde geldiği noktaya, Stripe Capital'a, ReadMe'ye, e-posta deneyimini tamamen değiştirmeye çalışan startup’lara, 'Yeni Ülke Yeni Hayat' kitabına, Mobven'in satışına, Spendesk'e ve IDEO’nun yeni ürünü Shape’e değindim.
E-bülteni sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayı ve arkadaşlarınıza forward etmeyi unutmayın!
Keyifli okumalar.
Stripe Capital: Stripe’dan erken aşama girişimleri için kredi
Yaklaşık bir senedir konuyla ilgili geliştirme yapan Stripe, hafta içinde Stripe Capital adını verdiği yeni özelliğini duyurdu.
Özellikle erken aşamadaki girişimler için melek yatırım almaya bir alternatif olan Stripe Capital, ödeme çözümü olarak Stripe kullanan şirketlerin hızlı bir şekilde kredi başvurusu yapabilmesine yarıyor. Tahsilat yani geri ödemeleri de Stripe üzerinden otomatik olarak yapan Stripe, kağıt üzerinde Stripe ve hizmet verdiği şirketler için tam bir ‘win-win’ olarak dikkat çekiyor. Bir gün içinde B2B kredi imkanı sunan (bu arada ABD’de kurumlara verilen kredilerin ciddi manada düşüş yaşadığını da pekala söyleyebiliriz) Stripe Capital, aynı zamanda pazaryeri müşterileri için de geçerli olacak. Tüm bunları göz önüne aldığımızda, zaman içinde Stripe’in erken aşama yatırımlarda önemli bir pay alacağı öngörülebilir.
ABD standartları için yüksek sayılabilecek (%10) bir faiz oranına sahip olsa da hızlı olması ve onay oranıyla ön plana çıkacak olan Stripe Capital, eminim zaman içinde içeride oluşacak verinin de etkisiyle faiz oranının da düşürecektir.
E-posta deneyimi değiştirme çabaları sürüyor: Consider ve Superhuman
Daha önce de sizlerle benzer örneklerini paylaştığım gibi; Slack‘in çabalara rağmen e-posta kullanımı azalmıyor, aksine verimlilik doğrultusunda her geçen gün e-posta önem kazanıyor.
Consider ve Superhuman da e-posta deneyimini değiştirmeye çalışan son örnekler. Pazarın potansiyelini bu iki girişimin hızlıca aldıkları büyük yatırımlardan da anlamak mümkün. (Superhuman A16Z, Consider ise Kleiner Perkins yatırımlı.)
Örnek alınası büyüme taktikleriyle fark yaratan ve hala davetiye usulüyle (yeri gelmişken evet ben de davetiye bekliyorum! 😊) kullanıcı kazanan Superhuman, en kısa tanımıyla bir e-posta istemcisi. Temelde yarattığı fark ise yapay zeka desteğiyle sunduğu özelliklerin yanısıra verimlilik arttıran ‘küçük’ özellikler. Kişilerin sosyal medya hesaplarından topladığı bilgilerini yansıtan, ‘follow-up’ hatırlatmaları yapan ve e-posta zamanlama özelliği sunan, typo yapmayı engelleyen ve okundu bilgisi veren Superhuman, aslında halihazırda piyasada varolan birçok özelliği bünyesinde toplamış diyebiliriz. Superhuman’a benzeyen yeniliklere ek olarak kendini ‘startup’lar için e-posta istemcisi’ olarak konumlandıran Consider; e-postayı takım dinamiklerini kullanarak daha sosyal hale getirmek istiyor. Consider’ı hemen şimdi deneyebilirsiniz (ilk bir ay ücretsiz, sonrası $10).
Geleneksel sektörlere teknoloji dokunuşu (disruption is eating the world)

Son olarak WeWork ve Peloton’un halka açılmalarıyla (ve S-1s dokümanlarıyla) gündeme gelen ‘WeWork bir teknoloji şirketi mi?’ sorusundan hareketle, Marc Andreessen’ın 2011’de söylediği meşhur ‘software is eating the world’ sözünün bugün geldiği noktadan bahsetmek istiyorum.
Teknoloji ve yaşattığı dönüşümle beraber artık acenteler, taksiler ya da bankalar dışında ilk etapta akla gelmeyen emlak ve yeme&içme sektörlerinin de bu disruption’a yenik düşmeye başladığını söylemek mümkün. Yeme&içme sektörü demişken, Uber’in eski CEO’su Travis Kalanick‘in son projesi olduğu söylenen Cloud Kitchen’ı incelemenizi de tavsiye ederim. Cloud Kitchen’ı değerli kılan şey müşterileri için giriş bariyerini azaltmasından da çok etrafında sunduğu teknoloji servisleri (dağıtım, optimizasyon..) diye düşünüyorum.
‘Tech enabled service’ ve ‘managed marketplace’ kavramlarını daha çok duymaya, bu şirket teknoloji şirketi mi diye sormaya artarak devam edeceğiz. Bir başka deyişle artık ‘disruption is eating the world’.
İnteraktif API dokümanları için; ReadMe
Bir Y Combinator girişimi olan ReadMe, hafta içinde yeni yatırım turuyla gündeme geldi. Yapılan açıklamaya göre ReadMe, üç binin üzerinde para ödeyen kullanıcıya sahip.
Kullanıcıları için interaktif bir API dokümantasyonu sunan ReadMe; normal bir API dokümantasyonu sayfasına göre, API’da yaşanan gelişmeleri haberdar etme, API kullanıcılarından yani yazılım geliştiricilerden gelen soruları detaylı bir şekilde yönetmeye, API üzerinde sunulan özelliklerin kullanım istatistiğini gösterme gibi ek özelliklere sahip.
Yukarıda saydığım özelliklere diğer API dokümantasyonu oluşturma araçlarından ayrışan ReadMe ileride de adından söz ettirebilir.
IDEO’dan fikir yönetimi platformu: Shape
Dünyaca ünlü tasarım danışmanlığı şirketi IDEO, geçtiğimiz hafta içinde Shape adını verdiği yeni ürününü duyurdu.
Büyük organizasyonlarda yeni bir projenin fikir aşamasından başlayarak tüm ilerleme noktalarını bünyesinde organize eden Shape, takım içinde katılımı maksimize ederek en iyi sonucun ortaya çıkmasına yardımcı oluyor. Geçmiş projelerden çıkarılan dersleri yine bünyesinde toplandığı verilerle sonraki projelerin başarısı için kullanan platformu bir ‘fikir yönetimi platformu’ şeklinde tariflemek mümkün. Shape’in kullanımı yalnızca kurum içiyle de sınırlı değil, Shape ile son kullanıcılardan geri bildirim alabilmek de mümkün.
Bir yönüyle (projelerde tasarım veya task yönetimi dışında, daha büyük sorunların yine yazılımla çözülmesi) bana Eric Ries’ın CEO koltuğunda oturduğu LTSE’yi de hatırlatan Shape’in, ilk etapta IDEO’nun danışmanlık verdiği şirketlerde aktif olarak kullanılacağı kesin gibi, platformun daha geniş kitlelere erişip erişmeyeceğini (IDEO’dan ayrı yatırım, satın alma..) daha sonra göreceğiz.
Payten/Asseco, Mobven'i satın aldı
Ülkemizde de faaliyet gösteren finans dünyasının devi (20 binden fazla çalışanı olan) Asseco, Mobven'i satın aldı. Uzun yıllardır mobil alanda kurumsal projelere imza atan, bunun yanında kendi ürünlerine de sahip olan Mobven, öğrendiğim kadarıyla en son 80 kişilik bir ekibe ulaşmıştı.
Ülkemizde daha önce de örneklerini görmüştük, servis işi yapan şirketlerin yatırım almasını/satın alınmasını örnek olması ve yol açması adına şahsen ben önemsiyorum. Tüm dünyada bu gibi şirketlerin önemli başarılara imza attıklarını, çeşitli ortaklık veya outsourcing modelleriyle daha da ilgi çekeceklerini rahatlıkla söyleyebilirim. Payten'in Mobven satın almasının sonuçlarını orta vadede görmeye başlarız.
Yeni Ülke Yeni Hayat {Kitap}
Özellikle teknoloji dünyası için yurtdışına göç malumunuz son yılların en önemli konu başlıklarından biri konumunda.
Artemis Yayınları’ndan çıkan Yeni Ülke Yeni Hayat kitabı da tarafsız ve detaylı bir şekilde yurtdışında yeni bir hayat kuran 10 kişinin hikayelerine değiniyor. Siz de bu göç dalgasında kendinizi sorguluyorsanız kitabı edinebilirsiniz. İçerideki hikayelerin çoğu teknoloji sektöründen değil ama kitap kesinlikle fikir verici.
Kısalar...
ServerlessDays İstanbul {indirim kodu}
3 Ekim’de İstanbul’da düzenlenecek olan ServerlessDays, alanında uzman ve uluslararası konuşmacılarıyla dikkat çekiyor. Siz de servesless, bulut bilişim ve mikro mimari gibi konularla ilgiliyseniz ve etkinliği henüz duymadıysanız muhakkak bir göz atın derim.
Son olarak; ‘ebulten86’ koduyla bilet satın alma sayfasına giden ilk beş e-bülten okuyucusu, etkinlik biletine %30 indirimle sahip olabilecek.
Fransa merkezli harcama yönetimi girişimi Spendesk, 38,4 milyon dolar yatırım aldı - Webrazzi — webrazzi.com
Bundan yaklaşık bir buçuk sene önce, 47. sayıda sizlere bahsettiğim Spendesk, bu hafta da Avrupa için ortalamanın üzerinde bir Seri B yatırım turu kapattı.
Şirketlerin masraf yönetimlerini özelleşmiş (kısıtlar, fatura takibi, raporlama...) bir kredi kartı üzerinden yapmalarını sağlayan Spendesk, ABD’deki Brex‘in Avrupa versiyonuı olarak öne çıkıyor. Brex’e değil belki ama Spendesk’e Türkiye’de de önemli bir pazar var diyebiliriz.
Google - Code of Conduct — abc.xyz
Google’da yaşanan son skandalı duydunu mu? Dev şirketin legal chief’i David Drummond’un başrolü oynadığı hikaye, Google’ın son yıllarda 48 çalışanını işten çıkarmasına sebep olan cinsel taciz ve gücü kötüye kullanım olaylarının sonuncusu sayılabilir.
Aşağıdaki linkte ise şirketin ‘Code of Conduct’ metnini okuyabilirsiniz. Artık çoğu komünite hatta etkinliğin (bakınız hemen aşağıdaki ServerlessDays İstanbul 😊) bile sahip olduğu CoC açılımını, kendi şirketiniz/organizasyonunuz için de sorgulamanız gerekiyor.

Sadece 6 ayda sıfırdan nasıl mobil uygulama yaptık? — medium.com
Bir önceki sayıda sizlere bahsettiğim Founded uygulamasının geliştirme sürecinden yola çıkarak, uygulamanın kurucu ortaklarından Yücel Faruk Şahan oldukça kapsamlı bir rehber hazırlamış.
Güncel araçlara göz atmak ve A’dan Z'ye bir mobil uygulamanın geliştirilme sürecini anlamak için güzel bir fırsat.
Kapanış...
Bir e-bültenin daha sonuna geldiniz. Sosyal medya hesaplarınızda paylaşım yapmaya veya e-postayı iş arkadaşlarınızla paylaşmayı da unutmayın.
24 Eylül Salı günü görüşmek üzere!