Dijital Ürünler #93
Dijital Ürünler’in 93. sayısından herkese merhaba!
Uzun bir aradan sonra Revue’nin başına oturmak iyi geldi. :) Bu sayıdaki konu başlıkları: son zamanlarda okuduğum en etkileyici kitaplardan Kurumsal Kobaylar, İBB’nin Açık Veri platformu (sonunda), Bubble, Thundra, Plaid, Tim, tarayıcı dünyasındaki cookie savaşı nelere kadir?..
Dijital Ürünler’i sosyal medyada paylaşmayı, iş arkadaşlarınıza forward etmeyi unutmayınız. Keyifli okumalar!
Kurumsal Kobaylar [Kitap]
Aynı zamanda Silikon Vadisi dizisinin senaristi olan Dan Lyons imzalı Lab Rats/Kurumsal Kobaylar, son zamanlarda beni en çok etkileyen kitaplardan biri oldu desem yeridir.
Silikon Vadisi’den çıkan ‘agile’ ve ‘disruption’ gibi trendlerin tüm dünya şirketlerini nasıl etkilediğini yer yer komik yer yer korkutucu bir ciddiyetle anlatan kitabı profesyonel iş hayatında olan herkese tavsiye ederim. :)
Örneklerle iş hayatında artan mutsuzluklar, zoraki eğlenceler, açık ofisler, ‘garip’ danışmanlıklar, Ford vs Tesla örneğiyle ‘özünü’ unutan şirketler kitabın ele aldığı ‘eğlenceli’ konulardan bazıları.
Kurumsal Kobaylar’ın startup eleştirisi olarak tanımlayabileceğimiz bölümü ise, aslında son aylarda borsada yaşanan değer kayıplarıyla beraber ABD’de gündem olmaya başladı. Biraz reverse engineering yapacak olursak, yatırımcılar ne istiyor, şirketleri ve piyasayı nereye yönlendiriyor, geleneksel şirketler bulundukları aşırı belirsizlik ortamında bu düzene nasıl ‘alet’ oluyor... Bu büyük resim kitabın öne çıkan mesajlarından birisini tarifliyor. Peki Dan’ın savunduğu her şeyi kabul ediyor muyum hayır, ama bunlar konuşulmalı mı kesinlikle evet.
İBB Açık Veri
Geçtiğimiz hafta içinde İBB, seçim öncesi her iki kanatın da öne çıkardığı açık veri platformunu) duyurdu: İBB Açık Veri. Şu an için eksikleri olsa da geliştirici olmayanlar için de verilerin kolayca ulaşılabilir olması ve platformda da yazdığı üzere geri bildirimlere açık olunması gayet güzel.
Yalnızca İBB’nin değil, bir devlet politikası haline getirerek tüm devlet kurumlarının verilerini halka açması çok ama çok önemli. Zira şeffaf ve herkese açık olarak sunulacak bu verilerle milyonlarca TL katma değer, bu verileri kullanarak büyüyen şirketlerin ülkeye katacağı ekonomi ve devletin sunduğu hizmetlerin/ödemelerin çok daha kullanıcı dostu bir hale gelmesi ne kadar önemli sanıyorum anlatmaya gerek bile yok. Devlet kurumlarına startup’ların sunduğu çözümlerin müşterisi olma altyapısı da bir diğer önemli konu başlığı ama o başka bir bültenin konusu olsun.
Açık veri demişken; yalnızca açık veriyi değil, yazılımı bir devlet politikası hale getirerek ekonomik olarak kalkınmanın önünü açan Hindistan’daki IndiaStack platformu da oldukça güzel bir örnek olarak kenarda dursun.
🔮 Göz atılası ürünler
This Week in Startups’ın son bölümünde kurucusu Emmanuel Straschnov’u dinlememle tanıştığım Bubble, no-code platformları arasında kompleks ürün geliştirebilme özelliğiyle öne çıkıyor. Kısa süre önce 6 milyon dolar yatırım da alan Bubble’ın öncelikli gelecek planı daha ölçeklenebilir (milyonlarca kullanıcıyı hizmet verebilen) ürünler yaratmak. Bubble’ın yeteneklerini NotRealTwitter örneği ile ölçebilirsiniz. Makina dilinden gün geçtikçe uzaklaşan programlama dünyasında no-code platformlar bir trend olmaktan çok, kalıcı bir etki bırakacak yeni bir bakış açısı olarak değerlendirilmeli. Kısa süre içinde GitHub başta olmak üzere teknoloji devlerinden de no-code ve low-code platformlarla ilgili yeni ürünler bekliyorum.
Amazon Web Services ile ilgili çevremde de duyduğum en büyük giriş bariyeri, platformun ücretlendirme noktasında anlaşılması biraz zor oluşu. Tam da bu noktada öne çıkan Tim, faturalarınızı okuyor, hesabınıza entegre olarak gerçek zamanlı olarak tahmin yapıyor, anomaly detection özelliği sunuyor ve günün sonunda AWS’ye ödeyeceğiniz ücreti mümkünse düşürmenizi, daha da önemlisi öngörmenizi sağlıyor. Platformun kullanıcıları arasında Segment de var.
📰 Kayda değer gelişmeler
Daha önce e-bültende sizlere detaylıca bahsettiğim Thundra, Seri A yatırım turunu tamamladı. AWS Lambda üzerindeki serverless uygulamalar için monitoring, debugging ve analytics hizmeti sunan Thundra, bu yatırım sonrasında platform desteği ve özellik setini genişleterek serverless dikeyinde büyümeye devam edip pazarda liderliği eline geçirmek isteyecektir. OpsGenie’den çıkan bir spin-off proje olarak Thundra’yı yakından ve severek takip ediyorum.
Açık Bankacılık’ta ABD’yi domine eden, sonrasında Avrupa Birliği bölgesine açılan API aggregator Plaid, Visa tarafından 5.3 milyar dolara satın alındı. Daha önce sizlere tanıttığım Plaid, kullanıcıları için tek bir platformda onlarca bankayla entegre olma avantajı sunuyor. Daha önce şirkete yatırım da yapan Visa, bu satın almayla beraber stratejik olarak önemli bir adım atmış oldu. Plaid’in hala aktif olmadığı (Türkiye gibi) ülkeler ve PSD2 ile beraber doğacak ‘licencing as a service’ gibi iş modelleri oldukça ilgi çekici.
Apple ve Firefox’tan sonra Google Chrome da ‘third-party cookie’ engellini açıkladı. Rakiplerinin aksine iki seneye yayılacak olan bu engelleme sonrası, cookie odaklı reklam teknolojileri sunan Fransa merkezli Criteo’nun hisseleri büyük hızla düşüşe geçti. Re-targeting şirketleri kadar yayıncı dünyasında da kartların yeniden dağıtılıyor şeklinde düşünüyorum, öyle ki konsolidasyon amaçlı yeni satın almalar da gelebilir. Sosyal medya platformlarının (ve dolayısıyla ‘influencer marketing’) daha da güçleneceği bu yeni düzende programatik şirketleri de hızla evrilmek durumunda.
Visa, Mastercard, eBay, PayPal ve Stripe’dan sonra Vodafone da Facebook’un Libra ekosisteminden çekildiğini açıkladı. Paralel dünyada ise kendi dijital parasına sahip olmak isteyen ülkeler arasına Japonya katıldı. Fiziksel paranın basım ve dağıtım masrafı, bankacılık dışındaki vatandaşlara daha kolay ulaşma ve devlet tahsilatlarını kolaylaştırmak gibi sebeplerle devletler çekici hale gelen dijital paralar; bana göre kripto paralara ne rakip ne de bir örnek teşkil ediyor. Diğer yandan kripto paraların önünde duran alışkanlık duvarını yıkmaya yardımcı olduklarını düşünüyorum. Libra ise yaşanan bunca olumsuz gelişme sonrası yine de ABD’ye uzak bir coğrafyada izinlerini alıp faaliyete geçecektir, ve o zaman işler biraz değişebilir. :)
The (Unofficial) Apple Archive — www.applearchive.org
Apple tarihi geleceği şekillendiren vizyon ve ürünleri kadar reklamlarıyla da incelemeye değer. Bu sitede onlarca yıl geriye gidip Apple’ın yayınladığı reklam görsellerini, gazete küpürleriNi ve video reklamlarını bulabilirsiniz.
Bu e-postaya yanıt vererek bana ulaşabilirsiniz. Dijital Ürünler’i sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayı, arkadaşlarınıza forward etmeyi unutmayın.
11 Şubat Salı günü görüşmek üzere!