Dijital Ürünler #99.5 :)
E-bültenin 99.5’uncu sayısından herkese merhaba! Evet yanlış duymadınız, 100. sayı için belki özel bir içerik oluştururum diye düşünerek okuyacak olduğunuz bu rutin sayıya 100 demeye gönlüm elvermedi. :) Bu arada aklınıza gelen her türlü öneri için e-postaya yanıt vererek bana yazabilirsiniz.
En az iki arkadaşınızı Dijital Ürünler’e davet edin
Bu e-bültende hiç bir zaman birinci önceliğim olmasa da Dijital Ürünler komünitesinin daha da büyümesi; aslında 100. sayı gibi düşünebileceğim farklı/özel konseptler için de kritik. Bu sayı için sizden e-bülteni ilgisini çekeceğini düşündüğünüz iki arkadaşınıza forward’layarak bahsetmenizi rica ediyorum. Tabii sosyal ağlarda da paylaşabilir, en kolayı takım arkadaşlarınıza iletebilirsiniz.
Bu sayıda Zoom ve Loom’un güncellemeleriyle video konferans pazarı dışında bol bol ürün incelemesi var. Pitch.com, Retool, Calendar.com, Landscape ve dahası hemen aşağıda sizinle...
Keyifli okumalar.
Zoom ve Loom’daki gelişmeler, online video konferansın geleceği
Zoom, çok beklenen ve büyük bir ihtiyaç olan platforma özel ‘app store’ özelliğini hafta içinde duyurdu: Zaapps. Dropbox, Kahoot, Slack, ServiceNow, Asana ve Unsplash gibi oldukça popüler 35 iş ortağının lansmanla beraber duyurulduğu uygulama mağazasına kısa bir süre sonra bağımsız geliştiriciler de uygulama koyabilecek. Yukarıda bahsettiğim iş ortaklarının uygulamaları içinse biraz daha beklememiz gerekecek.
Sınıf ortamı yaratabilmek için 3 boyutlu sahneler, Asana üzerinde kolayca yeni bir Zoom toplantısı organize edebilme, Confluence üzerinde toplantı notlarını ve aksiyonları dokümante etmek, Zoom yayınında bağış toplamak ve Miro ile tüm katılımcıların aynı anda ve aynı ekranda takip edebileceği beyaz tahtada notlar almak ilk aklıma gelen örnekler. Zoom böylece disruption’ın dışarıdan gelmesine olanak tanımadan içine girdiği bu yoğun tempoda hızlı aksiyon almanın bir örneğini göstermiş oldu. 99. sayıda bahsettiğim gibi (son madde) keşke tüm dünya olarak bu reaksiyonu Covid-19’a karşı göstermiş olsaydık. :)
E-bültenin 97. sayısında Zoom’la tanışan herkesin Loom’a da göz atmasını tavsiye etmiştim. Loom da aynı hafta platformu üzerinde değişimleri açıkladı. Her ay 15 milyon kullanıcının tam 300 milyon dakika video kaydettiği Loom, 2020 yılında tam 20 kat büyümeyi başarmış. Şirketler ve takımlar için olan workspace özelliğini aktif hale getiren Loom’daki bir diğer büyük yenilik ise Loom’un servis olarak dünyadaki tüm uygulamara yakında açılacak olması.
Online video konferans pazarı 10 ayda 10’larca kat büyüdü, içinde bulunduğumuz pandemi ortamı ne zaman biter ben de bilmiyorum ama bu büyüme eğrisinin çok da aşağı inmeyeceğine eminim.
Loom ve Zoom dışında pazarın;
Kurumsal şirketler için kapalı devre çalışan altyapılara (geleceği parlak güzel bir örnek için bakınız: AccessBell)
Tamamen özelleştirilebilir uygulamalara (bakınız: Here.fm) ve daha gelişmiş player’lara (aslında Snap(chat) de bu alanda en büyük oyunculardan biri)
Gerçek zamanlı video özelliğini (büyük bir teknolojik bariyer) servis olarak sunan sağlayıcılara (Loom‘un girecek olduğu alan, hala burada boşluk olduğu kanaatindeyim)
Zapps’ın da içinde yer alabilecek video özelinde çok çeşitli AI çözümlerine
Ve belki de en önemlisi hala oturmamış olan rutin ve online toplantı etiğine 😊
ihtiyacı olduğu da kesin.
Pitch: Microsoft Office unbundle olurken...
Kabul etmek gerekiyor ki e-posta ve takvim ait oldukları protokol gereği kullanıcılarda değiştirme maliyetini düşürüyor. Sunumlar için aynı şeyi söyleyemesem de Pitch ilk bakışta dikkat çekici bir ürün olmayı başarmış. Aldığı 50 milyon dolar yatırım (yatırımcılar tam bir ‘şampiyonlar ligi’) ve kurucu ekibiyle (örneğin Wunderlist kurucusu Christian Reber) dikkat çeken Berlin merkezli Pitch geçen hafta itibarıyla -sonunda- lansmanını da yaptı ve betadan çıktı.
Aynı zamanda yukarıda bahsettiğim Zapps ile entegre ürünlerden biri olacak olan Pitch, belki de en çok slaytlar içine Loom ile video eklemesiyle dikkat çekiyor. Bunun dışında oldukça başarılı ve kolay bir arayüze sahip olan uygulamada to-do list özelliği gerçek zamanlı çalışma ve Google Analytics gibi entegrasyonlarla öne çıkıyor.
Özellikle ekip içinde Notion, Slack, Miro gibi ürünleri kullanmaya alışkınsanız Pitch’e muhakkak bir göz atın derim. Ücretlendirmesi ve ücretsiz kullanım paketinde sundukları da makul duran Pitch, web versiyonunu geliştirerek uygulama bağımlılığında kurtulmalı gibi duruyor.
Calendar.com: Takvim için Superhuman?
2017 yılında kurulmasına karşın belki de bu denli jenerik bir isme sahip olmasının dezavantajından olsa gerek; henüz yeni haberdar olduğum Calendar.com takvim dünyasının Superhuman’ı olarak tarif edilebilir. Google Calendar ve Microsoft Outlook hesaplarınızla uyumlu çalışabilen Calendar, Calendly benzeri toplantı asistanı olarak da kullanılabiliyor.
Bunun dışında Calendar üzerinden toplantı daveti iletmek, hem detaylı hem de verimlilik odaklı bir analytics dashboard’a sahip olmak, kontakt listenizden gruplar oluşturabilmek mümkün. Ama Calendar’ın en çok öne çıkan özelliği kuşkusuz verimlilik. Renk kullanarak toplantılarınızı kategorize etmeniz, belirli limitleri aştığınızda veya belirli zaman aralıkları içinde meşgul gözükmek, olumlu/olumsuz davete yanıt dönmeyene otomatik ‘follow-up’ yapmak gözüme çarpan ilk özellikler.
Bu doğrultuda büyüme stratejisini tamamen verimlilik üzerine kuran Calendar‘a henüz ‘takvimlerin Superhuman’ı’ benzetmesi yapmak biraz zor. Uygulama sahip olduğu detaylı raporlama ekranlarına toplantı verimliliğini de bir metrik olarak işleyerek, dışarıdaki popüler ürünlerle daha fazla entegre olarak (Zapier dışında bir seçenek göremedim) iyileştirmelere gidebilir.
Low-code ‘internal tools’ geliştirme aracı: Retool
Doordash, Brex, Plaid ve Amazon gibi müşterileriyle öne çıkan bi başka low-code platform Retool, hafta içinde aldığı yatırımla milyar dolar değerlemeyi aştı.
Şirketlerin iç süreçlerinde kullandığı uygulamaları kolay ve hızlı şekilde geliştirebilmelerine yardımcı olan Retool’a GraphQL, API veya veritabanınızla (Firebase’den Amazon S3’e kadar) hızlı bir şekilde entegre olabiliyorsunuz. Bu verilerle sahip olduğu uygulama geliştirme ekranında güçlü ve kullanışlı arayüzler hazırlamanıza olanak tanıyan Retool’da aynı zamanda platformun ‘yetmediği’ noktalar için de JavaScript‘le özelleştirmeler yapma şansınız var. Diğer yandan Git‘le versiyon kontrolü yapabilmeniz, ‘on-prem’ olarak veya Docker/Kubernetes üzerinden Retool’u kullanabilmeniz mümkün.
Yazılım geliştirici olduğum dönemde (2010’lu yılların hemen başı) adını şu an hatırlayamıyor olsam da ‘admin panel front-end framework’ benzer bir çözüm kullandığımızı ve ne kadar maintain etmekte zorlandığımızı net olarak hatırlıyorum. :) Bu arada 3 sene önce kurulan Retool’un kurucu ortak ve CEO’sunun da 27 yaşında olduğunu not düşüyorum.
Retool benzeri çözümlerin yakın gelecekte, içinde olduğumuz API çağında, son kullanıcı önüne çıkabilecek seviyeye gelmesini (farklı uygulamalar arası API entegrasyonuyla doğan yeni uygulamalar ve ekranlar gibi) beklemek de pekala mümkün.
Yatırımcılar ve girişimcilik programları için Glassdoor: Landscape
Eminim girişimcilik dünyasındaki herkesin en az 1 kez aklına gelmiş bir fikir, ‘Glassdoor for VC- Landscape’ hafta içinde ProductHunt üzerinde lansmanını yaptı. MVP sürecinde bile 700 yorum ve 80 VC ile iş birliğine giden platformun akıbeti ne olacak merak içindeyim.
Kabul etmek gerekiyor ki Landscape’in gelir modeli oturtabilmesi en azından şu an için oldukça güç. Glassdoor modelinin sürdürülebilir olması da başarılı geçen bir MVP’ye rağmen bana biraz zor geliyor (yatırımcı/program olumlu yorum talep ederse, çok kötü deneyim yaşamayan girişimci yorum yazmak ister mi veya yorumu faydalı olur mu?)... Platformun günün sonunda (aslında hobi projesinden öteye gidebilmek adına) bir fihriste evrilmesi, yatırımcı ve programları belirli parametrelere göre listelemesi (bakınız açık bankacılık dikeyinde API tracker) veya GlassDollar ve BBVA Open Innovation gibi ‘birleştirici’ bir modele geçiş yapması da olasılıklar arasında. Bekleyip/izleyip göreceğiz.
Ülkemizi düşünecek olursak da hem yatırımcı hem de girişimcilik programlarının sayısı hala oldukça az olduğu için Landscape gerçek hayatta yapılan birebir görüşmelerle kolayca ikame edilebiliyor.
Bu arada bundan yaklaşık 6 yıl önce yayınlanan ve kısa süre içinde 35 milyon dolar yatırım almayı başaran Secret’ı hatırlayanınız var mı? Merak edenler için Secret’ın veda mesajı burada. Anonim kalma motivasyonu bugün hala birçok sosyal ağın içinde yaşasa da Secret benzeri sürdürülebilir bir model hayatımızda yok.
Kısalar...
GitLab’den ücretsiz Coursera kursu: How to Manage a Remote Team — www.coursera.org
Kurulduğu günden bugüne remote çalışan, 1000’in üzerinde çalışanı olan unicorn GitLab, yayınladığı oldukça kaliteli içeriklere bir yenisini daha eklemiş.
Uzaktan çalışan takımları kurmak, ortam, rutin ve teknolojiler, kültürü ayakta tutmak ve bu değişime sonradan yakalananlar için strateji oluşturulması gibi çok sayıda konunun işlendiği bu kursu konuyla ilgiliyseniz kaçırmayın derim.
Yeri gelmişken şirketin daha önce de bahsettiğim Employee Handbook’una da bir ön-hazırlık olarak göz atabilirsiniz.
🌅 The Future of Consumer Social — alexandre.substack.com
Sosyal ağların geçmişten bugüne olan evrilmeleri hakkında güzel bir okuma...
Kapanış...
Ve bir sayının daha sonuna geldiniz, umuyorum keyifle okudunuz.
Dijital Ürünleri iş arkadaşlarınızla ve sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayı unutmayın.
10 Kasım Salı günü görüşmek üzere, sağlığınıza dikkat edin.